18 Kasım 2014 Salı

Maybelline Colossal Kajal Göz Kalemi

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 19:16 0 yorum
Bayıldım... Bayıldım... Oh be diyorum akmayan solmayan gitmeyen gerçekten simsiyah bir göz kalemi sonunda buldum hemde oldukça uygun bir fiyata...9,90 :) Aslında reklamları izlediğimde hıı kesin öyledir diye dalga geçip alma gereği bile duymamıştım markete gittiğimde standını gördüm bu da diğerleri gibi çekmece de duracak ama bi deneyeyim dedim iyi ki de demişim :) Gerçkten çok beğendim. Öncelikle en çok yaşadığım sorunlardan biri olan ilk sürdüğümde simsiyah ama gün içinde akıp giden göz kalemi yok  nasıl sürüpişe gittiysem öyle eve geldim.. sürüşü kolay,rengi birkaç defa üstünden geçince hele tam istenilen şekilde oluryor. şiddetle tavsiye ederim :)
hoşçakalın :) Takip için teşekkürler..

7 Kasım 2014 Cuma

MAC kaş kalemi

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 22:45 0 yorum

Off tam bi hayal kırıklığı yaşıyorum şuan.. Ürün kötü mü? Hayır kesinlikle güzel ama içindeki o kadar az ki resmen 10gün zor götürüyor..10 gün sonra hemde en gerekli olduğu anda bir bakıyorsunuz bitmiş.. Hatta bittiğine inanmam zaman aldı.. Bozuldu bu ya! Anaa bozdum ya ben bunu... Çıkmıyor içinden.. Az bekle aşkım birazdan geliyorum dedim yarım ağız çünkü ağzımda bir yandan mac kaş kalemi var ısırıyorum belki zorlayınca açılır diye ama acı son bitmiş bu ya,bitmişşş ben buna 50lira mı vermiştim...2liralıklar neyime yetmiyordu diye söylene söylene kurşun kalemi elime alıp Mac'in yerine koyup hazırlandım gittim.. Evet doğal,evet gerçekten işe yarar ama bu kadarcık şeye de o para verilmez.. Eminim daha iyi ürünler vardır ki daha önceki postlarıma bakarsanız Bobbi Brown kaş farı yine vazgeçemediklerimde zirveye oturdu.. He paranız çoksa alın ama stok yapın.. Bide zaten böle şeyleri çok şeapmamak lazım ya olur öle şeyler:)

23 Temmuz 2014 Çarşamba

Nur Bilen Yavuzer İnstagram İpuçları :)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 00:15 0 yorum
Merhaba
Uzun zamandır yazmıyordum. Ama siz beni unutmamış her gün incelemişsiniz sayfamı hepinize teşekkürler. Bugün Nur Bilen Yavuzer'den bahsedeceğim. İnstagram ipuçlarını sizin için derledim eminim çok işinize yarayacak. Öncelikle çok tatlıı bir bayan ve dünyalar tatlısı bir köpeğe sahip 'BİTTER':)
ilk ip ucumuzla başlayalım;
Malum yaz ayı denize giriyorsunuz kıvırcık saçlarınız kabarıp porsuklaşıyor,alınmayın hanımlar ama bu birçok kişinin sorunu..
işte ÇÖZÜM..
kabaran,deniz kenarında kuru görünen saçlara Nur Hanım'ın tavsiyesi:) Kaçırmayın derim.
İp ucu 2;
Bitmiş bronz pudranızı nemlendiriciniz ile karıştırdığınızda yüzünüzde ve kollarınızda çok doğal bir görüntüye kavuşacaksınız.
İp ucu 3;
Tatile gidemediniz ya da istediğiniz bronzluğu yakalayamadınız o zaman Nur Hanım'a kulak verin. Bu bb krem yüzünüzde doğal bir bronzluk sağlıyor,denemekte fayda var.
İp ucu 4;
Yıpranmış saçlarınızı kısa sürede toparlamanız mümkün. Sabah sürüp çıktığınızda tüm gün yumuşacık saçlara sahip olabilirsiniz.
Bu seferlik bu kadar ipucu yeter.. Devamı gelecek canlar üzülmeyin. Öpüldünüz... 

6 Mayıs 2014 Salı

Af edersiniz,sizi insan sandım!

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 11:38 0 yorum
Merhabalar efendim.. Ne başlığı üstünüze mi alındınız? Yok ya size demedim.. Aslında belki de size dedim bilemedim şimdi:) Neyse postun sonunda siz kararınızı verirsiniz artık :) Etrafınıza bakın,ne çok insan var değil mi? Aslında çoğu insan görünümlü hayvan diyeceğim de hayvanlara hakaret etmenin lüzumu yok şimdi :) Yüzüne gülüp arkandan iş çevirenler mi dersin,samimi arkadaşın olup kocana asılanlar mı, arkasından atıp atıp sonra onla dost olanlar mı,başkasının mutsuzluğundan mutlu olup,başarısıyla hüzne boğulanlar mı... Say say bitmez bunlar.. Sahi nasıl başarıyorlar ya merak ediyorum.. Ciddi bi enerji istiyor olmalı bu iş.. Dümdüz yaşamak varken o kadar entrika çevirmek,dedikodu ve kaypaklık yapmak her yiğidin harcı değildir bence.. Hayır bu nasıl bir mutsuzluktur ki özel hayatta,başka insanlara saldırıp rahatlamaya çalışıyorsun.. Nasıl bir ezikliktir ki başkasını çekemiyorsun.. Üzücü ya kıyamam ben size,bak aslında bi sinirle oturmuştum klavyenin başına ama düşününce hak verdim.. Aslında işini bile doğru dürüst yapmayan ,çalışması gereken vakitte bile poposunu kaldırmayan,zaten iş dışında da hiçbir faaliyeti olmayanlar için yapılabilecek en kolay ve ücretsiz şeydir dedikodu. İftiralar,yalanlar içinde boğuluverirler.. Herkes birbirinin odadan çıkmasını bekler arkadan atmak için.. Sonra o arkasından atılıp tutulan odaya girer ve önce derin bir sessizlik ardından birinden yapmacık bir kahkaha,aslında hiç konuştuklarıyla ilgisi olmayan bir konuya kalmadığı yerden devam etmece başlar.. İşin bana garip gelen tarafı da şudur,az önce arkasından dedikoduyu halay çektirdiği kişiye canım cicim konuşmalar,sarılmalar,öpüşmeler :) bence komik ve mide bulandırıcısınız..
Yapmayın ya,düz yaşayın çok mu zor güzele güzel,kötüye kötü demek.. Bırak durmasınlar yanınızda,daha mı kötü yalanlarla yanınızda durmasından? Asil bir yalnızlık daha iyi değil midir kaypaklıktan.. Yapmayın ya,düz dümdüz yaşayın.. İçinizden geldiği gibi,başkalarının duymak istediği gibi değil.. Hadi kalın sağlıcakla ;)

3 Nisan 2014 Perşembe

'LOREAL SUPER LİNER blackbuster' tam bir fiyasko!!!

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 10:49 0 yorum
Merhaba  dostlar.. Bu aralar canım sıkkın,ne güzel kilo vermeye başlamışken hastalık,her akşam misafir ağırlamak,yoğunluk derken sporu da diyeti de 1 haftadır bıraktım gitti :( bugün yeniden başladım ama toparlarım ben ya :) Neyse eyeliner kullanmak benim için bir işkence derken reklamlarda Loreal'in super linerını izledim ve tam benlik diye koştum kozmetik dükkanına..

Fiyatı 39.99 du,iyi olsun da değer derken kasada indirim oldu 25 tl ye aldım :) Merakla eve geldim sürdüm ve daha ilk kullanımdan aldığıma pişman oldum. O reklamlardaki siyahlığı bulmanız mümkün değil hele ilk sürüşte asla! Kat kat 5-6 kere çekerseniz istenilen siyahlığa biraz ulaşıyor.. Tabi gözünüzü açtığınız anda göz kapağınıza öyle bir bulaşıyor ki sanki oraya sürdünüz.. Siliyorsunuz,kuruluyorsunuz,bekliyorsunuz ve gözünüz açıyorsunuz sonuç yine aynı malesef. Biraz daha zaman gerekli hemen kurumuyor. Bana kalırsa keçeli siyah kalem,yada tahta kalemleri kullanmaktan hiçbir farkı yok bu kalemin..
Aslında eyeliner ı kalın sürmeyi seven biri olarak ucu tam istediğim gibiydi. Ama sonuç tam bir hüsran.. 
Bence bu ürün çok çok acele bir yere gidecekseniz ve makyajsız çıkmayayım diyorsanız alınıp sürülüp markete felan gidebileceğiniz bir ürün. Ötesini geçmez.. Paranızı kaptırmayın derim ben.. Kalın sağlıcaklar ;)

25 Mart 2014 Salı

Clinique cilt güzelliği!!

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 22:41 0 yorum
Merhaba dostlar.. Blog istatistiklerime bakayım dedim,gerçekten harikasınız binleri çoktan geçmişiz :) İlginize teşekkür ederim. Bu ara biraz ihmal ettim ama hemen hızlıca ürün tanıtımlarıyla başlıyorum. Bugün bir aydan uzun bir süredir kullandığım iki üründen bahsedeceğim. Clinique markalı bu iki ürün cildinizde harikalar yaratıyor. Fondöten kullanmayı sevmeyen biri olarak uzun zamandır bb krem kullanıyorum. Hemen hemen her markayı denedim ve bu konudaki son durağım kesinlikle clinique! Sabahları kalktığımda dove marka sabunla (diğerleriyle kesinlikle yüz yıkamak yok) yüzümü güzelce yıkadıktan sonra önce cliniquenin yeni ürünü 20 faktör koruma içeren,kremi kullanıyorum.
Gerçekten cildin nem dengesini koruyor ve rahatladığını kendinizde hissediyorsunuz. Sabah sürdükten sonra bir beş dakika kadar bekliyorum bu arada dişimi fırçalıyorum :) cildim kremi iyice emdikten sonra ikinci clinique ürünümü alıyorum elime.
Evet tam da yukarıda resmini gördüğünüz ürün. Üstteki kremden sonra bunu sürüyorsunuz o ufak tefek lekelerden eser yok,parlak capcanlı bir cilt ve kusursuz görünüm sizin oluyor! Hele bir de üstüne eyelinerınızı çekince ekstra makyaj yapmanıza bile gerek kalmıyor. Ben çok az bronz renkli allık da sürüyorum,çok doğal ve hoş bir makyaj yapmış oluyorsunuz.Saçlarınızı da saldınız mı ohhh sizden güzeli yok :) Tabi ben uzun saçı sevdiğim için böyle hoşuma gidiyor. Ahh saçlarını yakmış ve yeni yeni toparlamış biri olarak saçın kıymetini iyi bilenlerdenim. Bir ara sizlere saç için yaptıklarımı da anlatacağım. 
Bu arada ürünlerin fiyatları hakkında da bilgi vereyim,ünlü değiliz ki bedava göndersinler :( İlk krem sitesinde 69tl,ikinci ürün ise 25 tl. Çok fazla değil,alınmaya kesinlikle değer. E tabi napıyoruz bunlarla yatmıyoruz makyaj temizliğini alışkanlık haline getiryoruz. Tabi yaşlanınca ecüş bücüş bir yüz istemiyorsak :) Hadi kızlar benden tavsiyesi,sizden denemesi. 
Bu arada mesaj atıp yazılarımla ilgili güzel yorumlarda bulunan herkese teşekkür ediyorum,yazmamamdan endişelenip blogu bıraktığımı düşünenler olmuş. Yok öyle bişey :) Sizinleyim,arada yok olmak iyidir. Görüşmek üzere canlar :)

17 Mart 2014 Pazartesi

AŞK dipten gitmektir...

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 19:20 0 yorum
Uzun zaman oldu şöyle içten,sıcak bir aşk kıpırtısı izlemeyeli tv ekranşarında.. Hangi aşk dizisi olsa ya silahlar ya töreler alıp başını gidiyor.. Ama bu dizi başka.. Pazar akşamı sıkıntıdan patlarken denk geldim.. Ve kanalı bir daha değiştiremedim... Çok doğal,samimi,sıcak.. Zaten oyuncular bambaşka.. Melis Birkan yine konuşturuyor doğallığını ve tatlılığını.. Murat karakteriyle Muhammed Uzuner dibine vurmuş karizmanın ahh ahh :) Zaten Özgür Çevik yakışıklılığıyla dolduruyor ekranları... Kısacası bayıldım bayıldım bu diziye ben..

Eğer sizde benim gibi farklı bir tat arıyorsanız dizilerde,pazar akşamları Show tv ekranlarında olun derim ben.. Aynı ben diyeceğiniz bir sürü olayla vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız..

11 Mart 2014 Salı

Yaz kızıyım ya ben:P

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 10:42 0 yorum
İçim inanılmaz kasvetli ve hüzünlü.. Görseniz depresyona girmiş dersiniz,gözlerimde bir uyku hali.. Kimseyle konuşmama isteği.. Aslında eve gitsem hepsi geçer biliyorum.. Bu havaları sevmiyorum ki ben.. Hiçbir sorun yokken beni bu hale sokuyorsa intiharların nedenini anlıyorum.. Aslında araştırılsa eminim böyle havalarda artıyordur intiharlar.. İsveç bilim insanlarına sormak lazım:) Hava kapalıyken daha mı çok etkiliyor ki sevdiklerinden uzak olmak.. Aklımda sürekli ailem var.. Şimdi onlarla olup,mutfakta o bensiz oturdukları masada annemin ellerinden güzel bir kahvaltı,sıcak bir çay içmek vardı.. Ama olmuyor işte.. Hayat hiç planlamadığınız bir şekilde ilerliyor.. Mesela biraz yazsam kafam dağılır diye başladığım yazıya,cümleler beynimde dönse de ellerimin klavyeye gitmeyesi geldiği için son veriyorum.. Hoşçakalın..

4 Mart 2014 Salı

Dünya iyiye gitmiyor,benden uyarması:D

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 22:12 0 yorum
İnsanoğlu ne kadar ilginç olabilir hiç düşündünüz mü? Ben düşündüm ama bu arada aklıma bodoslamadan yazıya daldığım geldi.. Baştan alıyoruz bir iki... Selam arkadaşlar :) İnsanoğlu ne kadar ilginç olabilir hiç düşündünüz mü? Ben düşündüm hatta araştırdım bile.. Her okuduğum da yok abi bundan da ötesi olamaz derken yenisini yuhhh diye okudum.. İlkiyle başlayalım mı o halde:D
Allah hepimizi kötülüklerden korur değil mi en azından bunun için dua ederiz.. Peki emin olan var mı aranızda bu dua kesin kabul olacak diye.. Hatta o kadar eminsiniz ki vahşi aslanların arasına gireceksiniz görevliler,etraftakiler sizi uyarıyor 'yapma agam,şeytan doldurur etmmaaa' diye ama siz 'Beni Tanrı korur uleynnn'diyorsunuzzz.. Sonra mı sonrasını buyrun haberin bizzat kendisinden okuyalım :D
Tam bunu okuduktan sonra öyle bir şeye rastladım ki... Yahu aslan dedim hadi doğası bu yer yani,gözünün yaşına bakmaz... Ama ya insan? At,eşek yiyene alıştık,belki biz bile yemişizdir böğkk :) İnsan yiyenine bile hadi lan tamam derimm,bu ne abiii bu haber ne.. Yuhhh yuhh yaaa...

O değil baya da kilolu demek çeyiz kalorili bişey  diyette olanlara tavsiye etmiyoruz arkadaşlar hihih:D

Peki paylaşımcı bir insan mısınızdır? Peki ne kadar? Yani nereye kadar? Bir dur noktanız var mıdır? Ben kendimi paylaşımcı bilirdim amma yok arkadaş benden bişi olmaz ya... :) Bu haberden sonra Türkiye'deki tanıdığım ikizleri bir daha gözden geçirdim.. Yok ya nerde bizimkiler de böyle paylaşım elin oğlu yapıyor abi:D
Şimdi size yüzyılın buluşundan bahsedeyim.. Valla hepinizi büyük bir dertten kurtaracak.. İş yerindesiniz allahım nasıl bi gazınız geldi,çıktı çıkacak.. Ya hadi sesi bi şekilde absorbe edersiniz de kokuyu napcaz diyorsunuz dimi hahaha :) İşte size hayatınızı kurtaracak rahat rahat salacağınız o buluş :D:D: Biliyorum iğrençleştim :D Arada iyidir:D

Ya geçenlerde bahtsız bi insan olduğumdan bahsetmiştim.. Yok abiii ne bahtsızı ya ben gayett şanslı bi insanım şükürler olsunnn :D Eğer aranızda şansız olduğunu düşünen varsa bidaha düşünsün derim :D Düşünün ki banyodasınız,hele şu yeni gençlik gibi her yere telefonla giriyorsunuz ve ayağınız kaydı.. Aman yarabbim.. Hayal bile edemedim:D

Sonuç olarak dünya iyiye gitmiyor ya Amerika'nın oyunları bunlar :D Kendinize iyi bakın aman duşta felan dikkat edin he :D Görüşmek üzere


2 Mart 2014 Pazar

İyi aşçı değilim diyenler buraya kulak verin derim:D

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 19:07 0 yorum
Yeni evli ve evlenene kadar yumurtayı bile annesi pişiren bir olarak çok korkutuyordu bu yemek işi beni.. Ama öyle biriyle tanıştım ki ilk yemeklerim bile harikaydı,hatta sayesinde eşimin akrabalarını, arkadaşlarımı, ailemi yemeğe bile davet edip bir sürü güzel övgü de aldım söylemesi ayıp.. Bir kadının anlattığı her tarif mi ölçüsünde olur,her yemek mi leziz olur muhteşem bişey ve benim en büyük kurtarıcım.. Aslında çoğunluk tanıyor onu hala duymayanınız varsa işte bu yazı sizler için.. Tabi tüm bu marifetleri rağmen bu kadar mı tatlı bi insan olunurr bayılıryorum ona.. Kim artık söyle uzatma mı diyorsunuz:) Çok kabasınız hıh :) Evet bahsettiğim kişi BANU ATABAY.. Arama motorlarına ismini yada Mütevazi Lezzetler yazarsanız bir sürü video ve yazılı resimli tarife ulaşabilirsiniz.. Buraya tıklarsanız kendi sitesine de ulaşabilirsiniz.. Ayrıca youtube'de bir çok videosu mevcut... Ben bugün terbiyeli kıymalı karnıbahar yaptım,leziz oldu. Eşim bu yaşına kadar sebze yememiş biri olarak 'bu güzelmiş ya ben bunu hep yerim' bile dedi düşünün artık :D

Bu onun sitesinden bir alıntıdır,eğer yemeden önce bu postu yazmak aklıma gelseydi benim yaptığımı da eklerdim :D  
İşte bu da kendisi... Facebook profil resminden :) Çok tatlı ama dimi.. Erkek ya da kadın fark etmez hepiniz bence artık çok güzel yemekler yapacaksınız.. Hem keyifle yemek yapacak hem de sevdiklerinizin övgülerini dinlemekten keyif alacaksınız.. Hadi yine iyisiniz,tamam kimseye söylemem ya aramızda:D Hadi sağlıcakla canlar..


1 Mart 2014 Cumartesi

Cumartesi- pazar miskini:P

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 15:15 0 yorum
Gezmeyi çok severim aslında.. Sabah kalktık kahvaltı felan derken bugün ne yapsak diye konuşmaya başladık eşimle ve hiçbiri ilgimi çekmedi... Evde kös kös oturmuş yarı uykulu yarı uyanık tv ve pc arasında miskinleşiyorum..Dün akşam blogumla uğraştım biraz umarım beğenmişsinizdir.. Müzik dinleyin sıkılmayın takılın öyle işte diye müzik bile ekledim... Ne kadannn düşünceli bi blog sahibim ya... Sonra dedim ki eminim benim gibi evde miskinleşenler vardır bari onlara önerilerde bulunayım da evde oturdukları yerden eğlensinler.. :) Hep beraber eğlenelim.. Mesela önce denizi ayağınıza getireyim..Dalga sesleri,müzik ve huzur... Buyrun verdiğim linki tıklayın her şeyden iki dakikalığına uzaklaşın... HUZUR 2dk
Biliyorummm kafanız rahatladı ama daha eğlenceli bir şeyler olsa fena olmaz diyorsunuz,o zaman dertlerimizi yok edelim mi hep beraber.. Hadi tek tek gönderelim dertleriii.. Önce listelenen dillerden Türkçeyi seçin,sonra boşluk tuşunu kullanarak ilerleyin, dertlerinizi durum kutusuna yazın sonra onların kayıp yok olup gitmesini izleyinnn tıklayın gitsin dertler... Önce sakinleştik şimdi dertleri de gönderdik bir bir... Bakın kediler sizin için mutluluktan havaya uçuyorlar :) tıklayınnn :) Yahu tamam hadi bugün iyi günümdeyim,sizin için tüm dünya insanlarını işbaşına çağırdım veeee siz tıklayın onlar mouse imlecinizin nerede olduğunu gösterecekler..İnanın hemde bu iyiliğimden ücret istemiyorumm hihihh buraya tıktık... :)) Daha fazlası için postlarımı takip etmeye devam edin.. :) Sağlıcakla kalın dostlar çok yoruldum ben biraz dinlenneyim:D öpüldünüz :*

27 Şubat 2014 Perşembe

Bir doğallık harikası;Bobbi Brown Kaş Farı ;)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 16:37 2 yorum
Merhaba blog dostlarım.. Yine bir bahtsızlıkla karşı karşıyayım.. Tam size merhaba derken elektrik gitti :) Umarım bilgisayarımın şarjı yazımı tamamlamaya yeter.. Bu yüzden lafı çok uzatmadan konuya gireyim..  Ünlülerin kaş tasarımcısı Esmeray Yıldırım'dan daha önceki yazılarımda bahsetmiştim. En az onun kadar bu sektörde iş yapan biri var o da Nur Bilen Yavuzer.. Makyaj konusunda en iyilerden biri.. Bugünkü postum onun önerisi olan Bobbi Brown marka kaş farı üzerine. Kaş farı iki renkte olup açık ve koyu tonu mevcuttur. Cilt ve saç renginize uygun olanı seçebiliyorsunuz. Ben kaş konusunda biraz sorunlu olduğum için :) alternatif yöntemlere başvurmak zorunda kalanlardanım. Sizde öyleyseniz mutlaka deneyin derim.

Light 
Dark

Bobbi Brown kaş farı sürdüğünüzde kaş kalemleri gibi belli olmuyor,gayet doğal bir şekilde boşlukları dolduruyor. Ayrıca uçup gitmiyor gayet kalıcı tüm gün rahat olabilirsiniz. Boyutu da çok ideal çantanızda rahatlıkla taşıyabilirsiniz. Resimde gördüğünüz gibi kendi profesyonel fırçası ve biz bayanların en çok kullandığı eşyalardan biri olan ayna ve cımbız mevcut. Sanırım tek olumsuz yanı çok ince kaşlarda fırçayı kullanmak biraz zor olabilir. Bu sorunu da kendinize uygun bir fırça alarak çözebilirsiniz.

Evet yukarıdaki resimde bir uygulama görüyorsunuz. Gayet hoş ve doğal değil mi? Kaş gerçekten yüz ifadenizi tamamen değiştiren bir olay,bu yüzden özen göstermek gerekiyor. 

Ürünü İstanbul'da Bağdat caddesi'nde ,Nişantaşı cities sırasında,Etiler Akmerkez'de ve Zorlucenter Beymen'de bulunan Bobbi Brown mağazalarında bulabilirsiniz. İnternetten araştırdım ama satışına rastlamadım. Umarım böyle sorunu olanlara bir faydam dokunur. Hoşçakalın..

26 Şubat 2014 Çarşamba

Sports Time :)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 19:33 0 yorum
Hello everybody! Are you ready to sports? Ehehe ingilizce showum bu kadar daha zorlamayayım rezil olurum :D Arkadaşlar bir bilgilendirme yazısıyla karşınızdayım. Son 1 haftadır düzenli spor yapmaya çalışıyorum.

Resimde gördüğünüz yer Çayeli sahili,akşamları daha önce tanıtımını yaptığım Mp3 playerı takıyorum kulağıma ohh miss gibi havayla 1 saat koşu-yürüyüş yapıp dönüyorum. Ama malum burası Karadeniz ve yağmur kaçınılmaz. Bugün de o yağmurlu günlerden biriydi,spora ara vereyim dedim. Sonra vicdanım sızım sızım sızladı etmaaa,bırahma sporu deyi.. :) Bende evde neler yapabilirim diye bakarken son zamanlarda herkesi incecik yapan Şeyda Coşkun'un önerilerinden biri olan bir videoya rastladım. Videoyu tamamladığınızda 3 km yürümekle aynı kaloriyi yakmış oluyorsunuz. Ben videonun yalancısıyım. Güzel yanı hiçbir alete felan ihtiyaç duymadan rahatlıkla yapabileceğiniz bir spor programı ve gerçekten iyi terliyorsunuz. Bizzat denedim. 
Bağlantı linki yukarıdadır,hadi bakalım 'Çalışsın Kaslar Erisin Yağlar' :D Güzel slogan buldum he itiraf edin... Bir yerlerde reklam slagonu olarak görürseniz bana haber verin! Come on guys! Do not sit! See you later ;) 

Ben Mutluyum Taam Mı :)))

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 17:25 0 yorum
       Yahu bu küsen arkadaş nasıl bir eğlencedir ya :) Yani ilk başta üzülürsünüz felan ama tamamen çıkarmışsanız hayatınızdan ve o hala çıkaramamışsa müthiş bir eğlencedir sizin için.. Düşünsenize aynı ortamda bulunmak zorundasınız ve o sürekli 'ben mıtlıyım tıam mıı mıtlıyım ben ahaha ahaha ' diye döner durur ortalıkta :) Sandalyeyi kaptığı gibi kıçını dönüverir size ve siz o  kıçla başbaşa kalırsınız,ebatından bahsetmek istemiyorum :)lütfen beni zorlamayın :D bide nasıl bir çaresizliktir aman allahımmm eskiden  o 'küçük boylu,çirkin,fesat,kötü kalpli,yalaka'gördüğü bi arkadaşı sırf size nispet olsun diye nasıl mükemmel bi yaratık yapıverir.. O artıkk nasıl afet bi kadına dönüşmüştür gözünde.. Yahu ne yalakalıktır bu ya yalnız kalmamak adında fino köpekliği yapmaya değer mi allah aşkına.. He bide nasıl güzel kalpli görürler kendilerini,'büz çok iyüyüz tıam mı sen kötü kalplüsün o yüzden karşuma iyü kalplüler çıkıyo sen gidiyosun :)' sahi siz vicdanınızı böyle mi rahatlıyorsunuz ya:) Akşam yastığa koyduğunda da başını  aynı vicdan girebiliyorsa devreye sorun yok ..Ya siz olmasanız neye gülerdim bu kadar :)) İyi ki varsın iki yüzlü,nankör iş arkadaşım :)
      Demem o ki arkadaşlar siz de küs olduklarınıza böyle trip atıyorsanız atmayın ya çok komik oluyorr :) Karşı taraf çok eğleniyor.. Size atan varsa da eğer noluuurrrr videoya çekinn beni bu zevkten mahrum bırakmayın :D hadi kaçtım ben öpüldünüz :)

23 Şubat 2014 Pazar

Yüreğimi Al Avcunun İçine...

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 00:36 0 yorum
Gün biter gülüşün kalır bende 
Anılar gibi sürüklenir bulutlar 
Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır 
Yarım kalan bir şiir belkide.

Aykırı anlamlar arayıp durma
Güz biter sular köpürürde köpürürde
Kapanmaz gülüşün açtığı yara 
Uçurum olur cellat olur her gece.

Her gece yeni yeniden bir talan başlar 
Acı ses olur ses deli bir yagmur 
Eski bir eylüle gireriz böylece 
Gün biter gülüşün kalır bende.
           
                        Bir toz zerresi düşünün,miniciktir mini minnacık... Ama ya gözünüze gelirse.. Kıvrandırır,yakar,yaşlar döker gözlerinizden.. Aşk böyledir işte en ufağı dediğiniz bile yaş olur gözlerinizde,kimi yağmur gibi yağar kimi donar kalır gözlerde...

21 Şubat 2014 Cuma

Kazığınızı nasıl alırdınız??

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 16:24 0 yorum
Şuan hafif bir müzikle kanepemde oturmuş denizi izliyorum.. Müzikten midir yoksa manzaradan mıdır bilmem ama baya bi duygusala bağladım.. Şöyle bi düşündüm kaç kişi geçip gitti ömrümden.. Ne aşklar ne dostlar.. Kaç kazık yedim ya ben.. Kaç tane,kaç emeğimin karşılığı 'hıh sende kimsin' diyerek kenara itelenmek oldu.. Aşk için çok mücadele eden biri değilimdir de dost deyince neden dağları delecek fedakarlığa bürünürüm.. Hiç anlamadım.. Hiç anlamadım her seçtiğim dost , değemeyecek biri çıkmasına rağmen niye hala devam ettiğimi.. Hiç anlayamayacağımda sanırım.. Ne acıdır bilir misiniz kardeşinden öte yapıp,yüreğinin ta ortasına oturtuğunuz birinin gün gelip gerçek yüzünü görmek.. Şimdi ben hangisine yanayım,emeklerime mi,anılarıma mı,kayıplarıma mı?? Hele bir de o dostun zamanında hiç haz etmediğimiz birine dost olması,seni kenarda bırakıp onunla kahkahalar atması ne acı bilir misiniz? Elbetteki hayat devam ediyor,zamanla acımıyor bile hatta siz ona üzülmeye başlıyorsunuz.. 'Yazık,tükürdüğünü yalamaya değer miydi'diye.. Sonra insanlar çıkıyor karşınıza,yine aynı yöne gidiyorsunuz belli,yeni bir dostluğun başlangıcı bu vaziyetler..  Korkuyorsunuz,ya yine evet yine aynı olacak.. Yine değer vericem,yine emek harcıcam ve sonu yine aynı olacak.. Dokunmayayım diyorsunuz çekiveriyorsunuz kendinizi.. Sahi gerçekten dostu olan var mı ya? ama kalitelisinden,arkanı dönünce arkandan atan değil.. Üzüntüne üzülen değil mutluluğuna,başarına sevinen.. En zoru budur biliyor musunuz? Üzüntüne üzüleni bulmak kolaydır,başarına sevineni bulmak zordur.. Oralarda hala dostluğa önem veren,hala samimi,hala içten ve doğal biri var mı? Yoksa da ki ben tüm ümitlerimi tükettim..Lütfen yapmayın ya,kazık atmayın.. Mutlu edin en kolayı bu değil mi? Öbürü için bir sürü entrika çevirmeniz lazım.. Kolay olanı yapın,mutlu edin.. Hadi sağlıcakla..

19 Şubat 2014 Çarşamba

MOR bir eğlence:)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 21:56 0 yorum
Merhabalar orda beni okuyan birilerine.. Ne zamandır klavyemle uzak düşmüştük,bugün hem yeni aldığım bir üründen bahsetmek hem de bahtsız bedevinin teki olduğumu sizlerle de paylaşmak istedim. Yahu şu yiyip yiyip kilo almayanlar yok mu kaldırın abi hepsini göz önünden ya.. Bunları zindana kapatıp 7/24 yemek vereceksin başka hiçbir yerde de görmeyeceksin.. Çok mu acımasız oldu,olsun yaaa ala ala... :) Neyse bu ara biraz kilo aldım 2-3 derken baktım gidiyor bir dur demenin zamanı geldiğini düşündüm.. Şimdi okuyunca yürüyüş bandı felan aldığımı zannedeceksiniz:) Yok yahu mp3 player aldım.. Tamam zayıflatmaz ama onsuz da yürünmez bea:) Aldım ama resmen intihar edecektim ya.. Bende bir mor renk sevdalığı var,sonum bu renkten olacak bu süreçte bunu iyi anladım.. Başıma gelmedik kalmadı yahu 60lira olan ürünün saniyeler içinde 90'a mı çıkmadı,ona rağmen alacakken stokta mı kalmadı,Türkiye'nin bir ucundaki mağazadan alacakken mağazanın tadilata girdiğini mi duymadım... Çıldırmamak içten değildi gerçekten... Derken zorlu mücadeleler sonucunda MP3 player'a kavuştum.. Philips'in GoGear Raga modeli ve mor rengi..

Kargodan elime geçmesi bile sorundu ah ah.. Ama azmettim başardım artık benim :)


Mp3 Player alacaklara tavsiyemdir. Siyah,pembe ve mavi renkleri de mevcuttur. 2gb hafızaya sahip,bence tek eksisi radyosuz olmasıdır. Ses kalitesi gayet iyi,küçük ve kullanışlıdır. Bundan sonra benim spor arkadaşım olup beraber hayatı tesbih yapıp sallayacağızz:))) Hoşçakalın dostlar :)

4 Şubat 2014 Salı

İyi geceler blog dostları:)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 00:15 0 yorum

3 Şubat 2014 Pazartesi

Psikopatlaştırdıklarımdan mısınız?

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 22:56 0 yorum
Bazen salak salak şeyler düşünürüm sizde de olur dimi tek değilimdir bu konuda..Ne bileyim bazen hani göz yakmayan şampuanlar var ya yahu bunun bi formülü var da büyüklere gareziniz mi var.. Hayır sen büyüksün acıya alışıksın mı diyosunuz.. Aslında bunlar hep Amerika'nın oyunu :) Sonra bi şarkı var ya hani Angara'nın bağları da büklüm büklüm yollarıııı hobaaa:) Düşünürken bile coştunuz değil mi? Yahu neye coşuyoruz ki bu şarkıda bildiğin buram buram aşk acısı  kokuyor 'ben sevdim eller aldı da içime acı kaldı" yada " aldın yari elimden de boynumu büke koydun",şahsen ben dinlerken duygulanıyorum yahu.. Bende bi psikopatlık mı var dersiniz? Sonra bide tuvalet mevzusu ilginç gelir bana.. Düşünsenize hatun süslenmiş püslenmiş yanınızda oturuyor,bi ara tuvalete gitmek istedi. Kibarca kalktı,topuğunu takırdata takırdata ilerliyor. Len diyosunuz içinizden ahh hatuna bak.. Sonra o hatun gidiyor tuvalate,kapatıyor kapıyı Allah ne verdiyse aartık.. :) Sesler,kokular birbirini götürüyor.. Derken işi bitiyor,çıkıyor makyajını tazeleyip,parfümünü boca edip yanına oturuyor.. Elini tutuyor o eller var ya...:) Sen ona güzel sözler söylerken o içinden ama ne rahatladım be amma tutmuşum diyor.. Neyse kadınlar da böyle yani erkekler sanmayın tek:) Neyse hepsini sallayın da facebook u öğrenmiş anne,o nasıl bir imtihandır Allah'ım,nasıl bir derttir o.. Milletin yediği yemekten çıktığı kıza her şeyi tek tek takip eder.. Gece sen uyumaya çalışırken bile her paylaşılanı sesli sesli okur.. Tüm akrabaların resimlerine yorum yapar,paylaşır,hele senin paylaştıklarına.. Allahımmm engellesen olmaz engellemesen hiç olmaz.. Sende çözümü tek tek gönderileri engellemek de bulursun. Vicdanın da sızlamaz değil hani.. Sahi bu yazıyı hala okuyorsanız lütfen cevap verin. Siz benim psikopatlaşırdıklarımdan mısınız yoksa zaten psikopat mısınız?

Ben size bir sır vereyim mi:)

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 00:00 0 yorum
Bu arada ben size dün gittiğim bi yerden bahsedeyim @esmerayyıldırım... Kaş için epey yer araştırdım malum İstanbul'a da gelmişken gideyim bakalım napıyormuş bu kadın dedim... Ünlülerin kaş tasarımcısı Esmeray Yıldırım,tv yayınlarına da katılmış işinin ehli yani.. Epey bilgi edindikten sonra ablamı ve eşimi taktım koluma tuttum Etiler'in yolunu.. Yerini bulmak zor olmadı zaten sitenin altında adamın biri Esmeray Hanıma mı geldiniz deyince şok olup birbirimize baktık,yahu nerden anladı adam ya hakketen tipimiz bunlar kaş aldıracak diye bağırıyor muydu yoksa:) Neyse içeri girdik oturmamız için bekleme salonuna alındık,ya kafamız da nasıl büyüttüysek biz oturacak üç kişilik koltuğu olan bi yer çıkıverdi karşımıza.. Zaten bi kişide oturuyordu eşim ayakta kalıverdi öyle..Neyse küçük felan ama telefonlar hiç susmuyor gelen giden derken sıra bize geldi.. Esmeray Hanım içeri çağırdı bizi,biz üçümüz kalktık giderken,salona tek kişi alabileceğini söyledi ama biraz acındırık bakışıyla hepimiz girdik içeri :) Siz hiç daha önce ustura ile kaş aldırdınız mı? Yok şaka felan değil ya bildiğin usturayla aldı kaşlarımı.. Seyrek kaşlarım ama ümit var dedi çok değişecek gürleşecek sabretmen lazım dedi,sonra bakım uyguladı.. Ben hayatım da ilk defa kaş aldırmaya bu kadar para ödedim yahu içime nasıl battı anlatamam,tam 100TL.... Ah ah neyse hatırlamak istemiyorum o anı.. Çok tatlı bi bayan,bakışlarına göre kaş şeklini ayarlıyor,işinde inanılmaz bilgili ve sana saçın cildin içinde bir çok tüyo veriyor.. 100 liralık iş mi yapıyor yok ya yapmıyor ama işte tv,ünlü girince işin içine bide dükkan Etiler'de olunca böyle oluyor.. Neyse kaşıyla ilgili ciddi problem yaşayanlar varsa öneririm,güzel iş çıkarıyor.. Gevezeliğim tuttu yine,hadi ben kaçtım. Görüşürüzz

2 Şubat 2014 Pazar

İstanbul ağzını burnunu dağıtmak istiyorum!

Gönderen Özge BEYAZ zaman: 23:41 0 yorum
Dünya'ya benim gözümden bakın derken... Bugün o gün olabilir aslında... İstanbul'dayım ve bence dünyaya bakmak için en ideal yerdeyim.. Aşığı olduğum kızkulesi,deniz, martılar, buram buram tarih kokan bir şehir.. Ama isyankar da olmuyor değil insan bu şehirde.. Sen tıkış tıkış metrobüsle giderken yada zar zor aldığın taksidini ödeyene kadar nefes alamadığın arabanla  ilerlerken yanından son model bir jeep olanca güzelliğiyle geçiverir.. içine bakarsın senden kaç yaş küçük bir bebe :) Ah be baba parası dersin,bir ben yiyemedim diye isyanlara bağlarsın zaten radyo da sezer ruh halini ve bir ses yükselir kulaklarında İSYANNNNN..... sonra dersin ki nolmuş ya bak o da trafikte nasıl kaldı hahaha salak jeepin varda noldu yani şimdi.. Aynada göz göze gelme kendinle ama böyle konuşurken boş ver...:)Nitekim ben bugün çok gezdim de noldu yani kafam dağılmışa benziyor mu?? Tüm bunların üstüne ben şimdi size önemli olan sağlık felan desem yer misiniz:D Ama önemli olan sağlık yahu gerçekten bide aşk var o da önemli... Ben ruhum eşimi buldum da konuşuyorum burdan böle gevrek gevrek..Küfretmeyin ya bende epey yara almışımdır bu işlerden. Neyse sözün özü evlenin ya evlenin gitsin,evlilik iyidir ha :) Bir sonraki yazıma kadar kendinize haccak bakın. Görüşürüzz
 

Dünya Yalan Söylüyor! Copyright © 2011 Design by Ipietoon Blogger Template | web hosting